Orhan Aydın: Aydınlık bir gelecek yaratalım

Orhan Aydın: Tiyatro Oyuncusu-Yönetmen-Yazar-Sanatçılar Girişimi Sözcüsü.

1954 Doğumlu Artvin Şavşat Nüfusuna kayıtlı.

Okullu bir Tiyatro oyuncusu olmak elbette güzeldir ama ben kendimi Halkevci bir tiyatrocu olarak tanımlamayı seviyorum.

Hayatı, sahneyi, insanı, erdemi, vicdanı bir zamanların dillere destan Ankara Halkevi’nde yaşayarak öğrendim.

Meslek yaşamımın 47. yılındayım ve halen sahneden inmedim.

Ülkemin hayata eşitlik, barış, kardeşlik ve özgürlük savuran ışıklı onlarca tiyatrosunda oyuncu, yönetmen olarak çalıştım.

Şimdiye kadar 97 ayrı oyunda görev yaptım.

Her biri insan yüreğinin sesi soluğu olarak hayata kaldı.

41 ayrı sinema filminde, onlarca televizyon dizisinde oynadım.

Öğrencilik yıllarımdan beri devrimcilik ederim.

Sanatın değiştirici gücünün, iş ekmek ve hürriyet mücadelesine ışık tuttuğunu öğrendim, yaşadım, öğrettim, yaşamaya devam ediyorum.

İşçilerin, emekçilerin, yoksulların haklarını türküyle, dansla, şarkıyla, heykelle, tiyatro ve sinemayla savunmanın tadı doyumsuz bir aşk.

Sınıfın safında durmaya çabaladım.

Her hak ve özgürlük mücadelesinin içinde olmak mutlandırdı yüreğimi.

Ülkemde 1 Mayıs’lar dâhil yüzlerce miting sundum.

Çevre-doğa ve hayvan hakları için sokaklara çıktım.

Bunlar övünç kaynağımdır.

Sanatçı hakları için mücadele ettim ve inatla sürdürüyorum.

13 yıldır haber Portalı soL’a düzenli haftalık yazılar yazıyorum.

Aylık edebiyat dergilerinde yayınlanan onlarca makalem var.

Sanat korkakların işi olmamalıdır.

Ülkemin aydınlık geleceği için örgütlü mücadeleden yana oldum ve hep öyle kaldım.

2007’den beri TKP üyesiyim.

Tarih 2018, gelin bu çürümüş düzeni yere çalalım.

Gülerek, şarkılar söyleyerek, oyunlar oynayarak, dans ederek bu çürümüşlükten aydınlık bir gelecek yaratalım.


BİZ SUSMAYACAĞIZ

Susalım öyle mi, birileri çıksın bu çürümüş düzenin sürdürülmesi için pazarlıklar yapsın ama bu ülkenin işçileri, emekçileri, ezilenleri, aydınları sussun.

Aman ha sakın katilden, hırsızdan, talancıdan, yalancıdan, düzenbazdan, din tüccarından, savaş seviciden, tecavüzcüden, işçi, öğrenci, kadın, çocuk, sanat, sanatçı düşmanından, bahsedilirse “ayrışırız” öyle mi?

Ayrışın o zaman tez elden ayrışın.

Çünkü susmayacağız.

Katile katil, hırsıza hırsız, din tüccarına madrabaz, düşmana düşman diyeceğiz.

Ne bu soysuzlukla ne de onları onaylayanlarla, çanaklarından beslenenlerle işimiz olmadı, olmayacak.

(Orhan Aydın’ın 15 Mayıs 2018 tarihinde soL’da yayınlanan yazısından)

Orhan Aydın’ın soL yazılarını okumak için tıklayınız